1 Temmuz 2012 Pazar

Hayata Dair ve Söz Vermek!

Uzun zaman oldu yazmayalı. İnsan başından geçen olayları, yaşadıklarını ve anılarını yazınca gerçekten rahatlıyormuş bunu anladım. Yakın zaman içerisinde iş yoğunluğumdan dolayı yazamadım aslında yazmak istiyordum bir türlü fırsat bulamadım ama dün yaşadıklarımdan sonra kendime zaman ayırıp yazmam gerektiğini fark ettim.  Sonuç olarak yazmasaydım büyük ihtimalle kendi kendime saçmalayıp duracaktım, boktan nedenleri kafama takacak olacaktım yani kısacası bok gibi bir hal içerisinde olacaktım.

Nedir beni bu kadar sıkıntıya sokan durum? Aslında bu durum o kadar basit gözükebilir ki ama benim için önemli sayılabilir.  Yakın zaman içerisinde bir blog kurmayı planlıyorduk. Hani biz öğrenciyiz ya kendimize ait bir şey olmasını istedik ve biz bir şeyler başardık bak demek için bir blog macerasına giriştik. 3 arkadaş ile bu işe başladık gerekli görev dağılımları yapıldı. Sözde herkesin kendi üzerine düşen görevi yapması gerekiyordu.  Sonuç olarak gruptaki kişiler üzerlerine düşen görevi yapmadıkları için bu işten vazgeçtik işte bu yüzden birkaç günden beri canım sıkkın.  Asıl canımı sıkan şey bu değil sonuç olarak ilk girişimimiz başarısız olabilirim. Olabiliriz. Önümüzde uzun yol ve başka insanlar var onlarla belki başarılı olabiliriz.

İnsanlara bildiğim her şeyi anlatmak için bir gün bir saat ayırıyorum üstelik onlara 2 gün öncesinden müsait misin diye soruyorum, konuyu benim anlattığım halde. Sonuç olarak onlardan “EVET” yanıtını alıyorum.  Sonuç olarak onlar bana bir söz vermiş oluyor.  Benim için verilen sözlerin ne kadar değerli olduğunu bilmedikleri için o sözleri diledikleri gibi iptal, diledikleri gibi erteliyorlar. “Hani ben andorid yapılı bir insanım ya, onların dedikleri hergün nette olurum, onlar paşa ya onur gelir hergün anlatır! Onur onların uşağı ya gelir bekler anlatır onlarda dinler sonra defolup gider. “ Mantığı ile hareket ettikleri için bu sözleri ertelerler ya da iptal ederler.  İşte bu sebepten dolayı blog işini bırakmaya karar verdim. Sonuç olarak ben bir şeylerden fedakarlık gösteriyorum, gerekirse ailemden işimden boş zamanlarımdan. Ama onlarında bu yapmasını istiyorum. Eğer ki karşımdaki kişi bunları yapmıyorsa ben o işte olamam sonuç olarak aynı haklara sahibiz.
Aslında bu söz olayı 2 haftadan beri devam ediyor. İş yaptığım arkadaşlarım sonuç olarak çok meşgul ve yaptığımız şeyi hobi olarak gördükleri için bir türlü hafta sonları vakit ayıramıyorlar.  Onur da salak ya her hafta sonu bunları bekler durur. Konu anlatacak ya sırf blogları için.  Yapacağı tüm işleri erteler, dışarı çıkmaz yeri geldiğinde, ailesiyle geçireceği zamanı onlara ayırır sırf anlatmak için. E birde onurun bu durumları önemsizdir ya onun bir ailesi yoktur. Dinlenmeye ihtiyacı yoktur. Tüm hafta boyunca çalışmıyordur ya sonuç olarak anlatabilir demi?  Birinci hafta olmadı ya ikinci hafta bekler onur ne olacak demi? İşi gücü yok nede olsa! 

İşte bu yüzden verilen sözlerin tutulmamasından, benimde bir hayatımın olduğunun farkına varılmamasından sıkıldım. İnsanların bana vermiş oldukları sözleri tutmamasından sıkıldım. Benim fikirlerime, bilgilerime göstermedikleri saygıdan sıkıldım. Benim kadar fedakar olmadıkları için sıkıldım…
Bana istediğini yap, hatta küfür bile et. Ama bana vermiş olduğun sözleri tut. Benim fikirlerime saygı duy. Benimde insan olduğumun farkına var…

Yazımı ufak bir sözle ve bir linkle bitirmek istiyorum.
Bizden istenilen bir şeyi yapıp yapamayacağımzı iyi düşünmeliyiz. Bir konu hakkında kendimize güvenmezsek kimseye bu konuda söz vermemeliyiz. Ama söz verdikse, ne yapıp onu yerine getirmeliyiz.


Neyse,
Adios!